Bİrinci DÖnem Açılış Partisi 27 Haziran/27 Temmuz

Oğuzhan bugün parti olduğunu göz önünde bulundurarak en güzel elbiselerinden birini giymişti. Herkesten daha yakışıklı, daha şık olmayı umuyordu. Güzel elbiselerle birleşince Oğuzhan mükemmel bir görünüme sahip olmuştu. Aynaya bakarak şöyle dedi :

- Kimse benden yakışıklı olamayacak!

Görünüm onun için çok önemliydi ve ondan daha yakışıklı birini görürse aklına kötü kötü planlar gelebilirdi. Partinin geceye kadar devam etmesini istiyordu Oğuzhan. O zaman daha romantik daha gösterişli olurdu. Hem kendisi, hemde parti mekanı... Acaba kaç kişi gelecekti. Acaba nasıl şarkı söylecekti? Bunun olması çok güzel olurdu aslında...

Dondurmacıdan hızla çıktı ve karaoke bara geldi. Fazla kişi yoktu. "Acaba erken mi geldim?" diye geçirdi içinden. Ama daha sonra bunun bir önemi olmadığını, buraya eğlenmeye geldiğini hatırlattı kendine... Bir masa buldu ve nazikçe oturdu. Sıkılmamak içinde IPOD'unu getirmişti. Onu dinleyerek etrafı izliyordu...

Misafir

Yasemin dondurmacıan çıkıp Partiye geldi. Parti bom boştu. Bir masada Oğuzhanı gördü Oğuzhan IPOD unu takmış müzi dinliyordu. Yasemin yanına gitmek istedi ama Oğuzhan'ı korkutmak istemiyordu.Sonra aklına bir fikir geldi.Oğuzhan'ın yanına gelipp bir kulaklığı Oğuzhanın kulağundan alıpkendi kulağına taktı. Sonrada konuşmaya başladı
-Kim söylüyo u şarkıyı.
diye sordu.

Eren partiye geldi.Her zamanki gibi çok güzel görünüyordu.Daha sonra Yasemin ve Oğuzhan'ın konuştuğunu gördü.Yanlarına gidip:
-Selam gençlik nabersiniz...diye sordu.
Daha sonra:
-Hepiniz süper olmuşsunuz söylemeden edemeyeceğim.Bu arada kaşına ne oldu Oğuzhan? diye de ekledi.

Oğuzhan dalgın bir vaziyette etrafına bakınırken yanına doğru yaklaşan Yasemin'e gülümsemekle yetindi.Nedense o gün pek keyfi yerinde değildi.

"Hoşgeldiniz!"dedi Yasemin'in arkasından gelen Eren'e gülümseyerek.

"Bu organizasyonu kim yaptıysa gece sonunda tebrik etmeliyiz!Baksanıza oldukça iyi değil mi?"dedi gülümseyerek.

Gece hızla ilerliyor davetliler birer birer yerlerini alıyordu.Ama Oğuzhan'ın aklı çok uzaklardaydı ya tam da davetin ortasında başkaları gelirse?

Müzik yavaş yavaş hızlanmış bu da Oğuzhan gibi uykusu gelen insanları canlandırmaya yetmişti.Başka zaman olsa kalkıp pistte dans etmeye başlamış olan
Oğuzhan,şimdi içindeki anlam veremediği kurunusu yüzünden kakılıp kalmıştı.
Tam da o sırada cıvıl cıvıl olan Gülçin tatlı gülümsemesiyle yanlarına yaklaştı.
Yine her zaman olduğu gibi seçeceği sözleri gayet iyi biliyordu.

"Vay...Bize diyene bak sen...Çok tatlı olmuşsun aşkım..!" gelsene dedi yanındaki koltuğu işaret ederek.

Eren:
-Aaaaa aşkınızı bölüyorum ama bu organizasyon benim eserim dedi pis pis gülerek.
Daha sonra:
-Neyse Gülçin'cim ben de diğer masalara göz atayım.Görüşürüz Oğuzhan...Görüşürüz sarışın...dedi ve gülümseyerek diğer masalara göz atmaya başladı.
Ama çokta mutlu sayılmazdı.Erman hala okula dönmemişti.Her zaman Erman ile vakit çok çabuk geçerdi.Ancak şimdi sanki zaman onunla oyun oynuyordu.Her saate baktığında sadece 1 dakika ilerlemiş oluyordu...

Misafir

Yasemin
-Özürdilerim ama şu Ereni bir takip ediyim bu aralar çok sinirli.
dedi.Ardında
-Hadi ben gidiorum
dedi.Ardındanda yürümaye başladı kendi kendine düşünüyordu. "Acaba Erendemi kendine bir sevgili yaptı."diye düşünürken germediği bir taşa takılıp düştü. Allah'tan opnu kimse görmeden ayağa kalmıştı.Dizi kanıyordu. Ereni takip etmeyibırakıp hemen tezgaha doğru yürümeye baaşladı.Tezgataki adama
-Bakarmısınız ben düştümde bir mendil verirmisiniz?
diye sordu. Adam mendili Yasemine uzattı Yasemin mendili alıp bir sandalyeye oturup dizini sildi.Dizi kanamasına kanıyordu. Tam bu sırda Eren in tezgahtaki adamdan birşeyler istediğini duydu. Dizinin kanaması geçmişti. Hemen Eren 'i dinlemeye başladı.

Oğuzhan öylece put gibi oturmaktan çok sıkılmıştı.Yasemin ve Eren'de gidince zaten az olan masadaki kişi sayısı daha da azalmıştı.

"Bu masaları ayrı yapmaları iyi olmamış keşke bütün yetişkinleri aynı masaya oturtsalarmış!"dedi Gülçin'e sıkıntıyla.

"Baksana ben şuraya gidiyorum hem daha onlarla tanışmadık bile istersen sen de gel aşkım tamam mı ben oradayım..."diyerek masadan kalkıp

Cem ve Cemre'nin yanına doğru yürümeye koyuldu.İkisi bir kenarda durmuş gülümseyerek konuşuyorlardı.

"Selam"dedi yanlarına yaklaşarak,
"Ben Oğuzhan,Oğuzhan Yıldız Şan öğrencisiyim tanıştığıma çok memnun oldum...Aslına bakarsanız o masa çok sıkıcıydı...Bir kaç kişiyi bir araya oturtmuşlar..."dedi gülümseyerek...Daha sonra yanlarına iki kişi daha yaklaştı ve Oğuzhan bir tebessümle onlara da gülümsedi

Misafir

Yasemin Oğuzhanların olduğu masaya gidipoturdu. Masada Gülçinden başka kimse yoktu.Yasemin partiye bir göz attıktan sonra Oğuzhanı gördü.Oraya gitmek istemişti. Ama gitmek istemiyordu artık.Belki Oğuzhan onu görür o buraya gelirdi nede olsa oğuzhanda burada oturuyordu.Yasemin bir ses duydu.Bu ses Eren'in sesiydi.Eren konuşmaya baladı.
-Selam Oğuzhan nerede arekadaşlar
diye sordu ErenYasemin cavap vermedn barğıyla Oğuzhanın oturuğu yeri göstedi.Sonrada konuşmaya başladı.
-İstersen yanlarına gidelim bak Cemre ve Cemde orda
diye söyleniyodukiOğuzhan onları gördü.

Eren tezgahta duran adaman dönerek:
-Ben şuradaki odaya gidiyorum.Lütfen kimseyi sokmayın.Birde sıcak şarap gönderirseniz sevinirim, dedi.Ve hızla odaya doğru yürüdü.Sıcak şarabı geldiğinde adama dönerek:
-Teşekkürler.Acaba sahneyi hazırlar mısınız?Şarkımı söyleyeceğim, dedi.Ve şarabından bir yudum aldı.
Adam:
-Peki efendim hemen hazırlıyoruz, dedi ve dışarı çıktı.
Eren hemen hazırlandı.Ve adamın onu çağırmasını beklerken şarabını yudumlamayı sürdürüyordu.
Görevli:
-Şimdi karşınızda Eren Bakıcı diyerek onu sahneye çağırdı.
Eren:
-Söyleyeceğim şarkının adı İyisin.Lütfen müziği verip ekrana şarkı sözlerini ekler misiniz?dedi.
Ve müzik başladı.
Eren ritmi kaçırmayarak şarkıya başladı:
-Şarkı söylerim beyenmezsin,konuşurum dinlemezsin
Şakalarıma gülmezsin
İşin aslı sevgilim
Sen bana fazla iyisin

Yemeklerimden yemezsin arkadaşlarımı sevmezsin
Saçlarımı beğenmezsin
İşin aslı sevgilim
Sen bana fazla iyisin

Ben hiç mükemmel değilim, belki de sıradan biriyim
İşin aslı sevgilim sen bana fazla iyisin

Çok gülerim kızarsın
Ağlayınca kaçarsın
Güzel bile bulmazsın
Sen bana fazla iyisin fazla

Ben hiç mükemmel değilim, belki de sıradan biriyim
İşin aslı sevgilim sen bana fazla iyisin

Tanrım yine aynı hesap
Senden iyisini vermedi kader
Dünya yalan senle birlikte
Bedenin burda ruhun nerde?
Harika yazar harika söylerim
Gülmeyi severim ağlamayı da bilirim
İşin aslı sevgilim ben sana fazla gelirim

Ben hiç mükemmel değilim, belki de sıradan biriyim
İşin aslı sevgilim sen bana fazla iyisin

Böyle olunca kapı arkanda
Hadi ordan be beni kızdırma
Hoşsun ama boşsun be yavrum
İşin aslı şu sevgilim, istersem çeker giderim
Sen bana fazla iyisin fazla

Şarkıyı söylerken ritme uygun dans ediyordu.
Şarkı bittiğinde herkez onu alkışlıyordu.
Eren mutlu olmuştu.Ancak bir taraftan Erman'ı düşündüğü gözyaşlarına hakim olamadı.VE odaya doğru koşarak ilerledi.

Misafir

Yasemin Erenden sonra kendisinin gelecepğini sezmisti öyle olmuştu zaten Görevlilerden biri
-İşte karşınızda Yasemin Yürük
Yasemin ışıkları ayarlattı ve Tavla şarkısını söylemeye başladı.

Gözlerinle mahfettin Kapılarınla hapsettin seninim altatam
Şaytanın ahı tutmuş şarkılar aşka gelmiş dururmum elyaman

Gözlerinle mahfettin Kapılarınla hapsettin seninim altatam
Şaytanın ahı tutmuş şarkılar aşka gelmiş dururmum elyaman

Bu oyun hep çileli bana zarlar hileli kaderin bitmek bilmeyen oyunumu
Şeşiçarve pencüse severim güzeli gencüse gönül uslanmaz kandım iştee aaaa

Tavla tavla beni tavla salla pulları zarları salla sallabeni salla vallahi geldim oyuna

Dapdar sokak heryerde sen var kaçsamda olmaz çıkmaz Uyumasan artık dağlara kaçsak kumar masasındagüzel bir kız yenemedi seni amanda yandık ama şimdi elimde zarlar ve bu zarlar sizsiniz baylar Havvaya sorsam Ademe tapar ademe sorsan Havva ağlar hepdüşeş gelse bile zarlar bu oyun başrtan baştan batar

Tavla tavla beni tavla salla pulları zarları salla sallabeni salla vallahi geldim oyuna

Tavla Tavla
Tavla Salla
Salla Salla
Salla

Eren alkış sesleri duymuştu.Kafasını kapıdan uzattı ve oda alkışladı.Kimsenin yanına gelmemesine biraz bozulmuştu.Ancak onları sevmesi onlara kin tutmasını engelliyordu.Eşyalarını topladı ağlayarak kapıdan çıktı.Cemre Gülçin Yoshy Cem ve Oğuzhan onu görmüştü.Ve ne yapacaklarını bilmeyen bakışlarla Eren'e bakıyorlardı...Eren aldırmadan eve doğru koşmaya başladı.

Masadaki herkez Erenin söylediği şarkıyı çok beyenmişti sıra Yasemindeydi Cemrenin onu dinlemesi gerekiyordu ama Erenin ağlamasına çok üzülmüştü sıra cemreye yaklaşıyordu ama Erenin teselli etmesi gerektiğini düşündü ve Cem'in kulağına eğilerek ''ben Erenin yanına gitmem lazım aşkım sen beni idare edersin hemen dönücem''dedi ve koşarak erenin peşinden gitti giderkende Yasemine göz kırptı ve Gülçinede peşinden gelmesini anlatan bir işaret yaptı.

Etraf yavaş yavaş dolarken, Oğuzhan içine nedenini bilmediği bir mutluluk duygusunun yayıldığı hissedebiliyordu. Bir an hiç kimsenşn gelmeyecek olduğunu düşününce nasıl içine karamsarlık çöktüyse şimdide içine mutluluk yayılıyordu. Gözleri parıldayarak Bahadır Hoca'ya baktı.

-Ben bugün aslında dışardaydım. Yani işlerim dışardaydı... Keşke okulda olsaydım, kesin gelirdim...

Bahadır sıcak bir şekilde gülümseyerek cevap verdi. İltifatlarına sevindiğini belirten birkaç hareket yaptı. Ve Ayçe onu dansa kaldırışını, Bahadır'ın komik cevabını yine aynı şekilde gülümseyerek izledi. Bahadır ve Ayçe''de gidince Gülçin ile ikisi yalnız kalmışlardı. Gülçin sarı saçlarıyla bu durumdam hoşnut olmadığını ifade eden birkaç şey söyledi. Ve öğretmenlerin olduğu masaya doğru ilerledi. Eren ise tamamen yalnız kalmıştı.

-Heyy beni bekle.. Dedi bir çocuk edasıyla... O sırada Gülçin oraya gitmiş çoktan kendini tanıtmaya başlamıştı.Oğuzhan ayağındaki ayakakabılarla düşmemeye çalışarak zorla oraya ulaştığında Gülçin sözlerine devam ediyordu. Modern Dans Öğrencisi...Vs... Vs...

O da tanıdığı birkaç Öğretmene gülümseyerek bakarak tanımadıklarına kendini tanıtmayı düşündü. Gülçin sözlerini tamamiyle bitirmişti şimdi...

- Hmm.. Oğuzhan Yıldız.. Şan Öğrencisiyim..

Tanımadığı birkaç kişiye elini uzatırken gözleri piste doğru kaydı. Eren ve Yasemin şarkı söylüyordu. Bütün çiftler aslında mükemmeldi.. Hiç olmaz hepsinin gözleri gayet güzel bir şekilde parlıyordu. Oğuzhan içinden hayranlık dolu sözler söyledi...Sahneye geçti ve ekrana bardak koydu.
(Tiz)(ıntro)(Remix)
Tiktak tiktak tiktak tiktak
Tiktak tiktak tiktak tiktak tiktak
Geçiyor zaman beklemiyor
Aşk birkez kaçınca geri gelmiyor
Koş zamani yakala
Sakın ha yorulma
Geçmişe bakınca yarın gelmiyor
Sorularımı,acılarımı
Beni kuşatan anılarımı
Topladım birer birer
Sattım ah bir eskiciye
Ne kazandı üzülenler
Gözyaşı dökenler
Geriye bakıp da düşünenler
Kazanamaz asla bu koşuyu
Koş sakın ha ayağına bakma
Koş sakın ha yarıda bırakma
Nefesini tut,durma
Aramaktan korkma
Zaman zaman durma
İçimizden geç...
Zaman zaman durma
Korkmuyoruz senden...

Bağırıyordu bağırıyuordu.''Çat''diye bir ses geldi.İşte bardağı çatlatmıştı.O sırada Eren'i gördü ve hemen onun yanına gitti..

Cemre sonunda ereni teselli edebilmişti ama neden ağladığını hala anlayamamıştı.İçeriye girdiğinde Oğuzhan şarkı söylüyordu.Bu sıranın Cemreye yaklaştığını anlatıyordu.Cemre masasına geçerek Cem'in yanına oturdu.Oğuzhan sahnede süperdi ama ses olarak Cemre yorum yapmak istemiyordu.Hele şarkının sonunda bardağı çatlatması süperdi.Oğuzhanın şarkısı bitmişti ve sıra Cemredeydi.Masadaki herkeze ona şans dilemelerini söyleyerek sahneye doğru ilerledi önce mikrafonu kendi boyuna getirdi söyleyeceği şarkı çok sevdiği bir şarkıydı ''Aşk Herşeyi Affeder Mi?''cemreye göre affetmezdi tabi çok seviyorsa o başka orası ayrı bir konuydu.Ve şarkısını söylemeye başladı...

Çok üzgünüm istemeden
Seni dün gece aldattım
Kim olduğu mühim değil
Sana bağlanmaktan kaçtım

Çok üzgünüm istemeden
Bir bakışa aldandım
İnan bana bütün sabah
Pişmanlıktan ağladım

Aşk herşeyi affeder mi?
Dersin zamanla geçer mi?
Güzel günlerin hatrına
Aşk herşeyi affeder mi?

Şarkı bittikten sonra herkez Cemre'yi alkışlıyordu.Ardından Cemre Sahneden inerek Yasemin,Gülçin ve Erenin yanına koştu.

Oğuzhan artık bunun böyle olmayacağını anlamıştı. Gidip birileriyle konuşması gerektiğini düşünüyordu. Biraz etrafı süzdü. İleride birini görmüştü ve onun yanına gidebilir miyim diye aklından geçirdi. Gitmemesi için hiç bir neden yoktu. Anlaşılan oda yalnızdı ve .. Galiba ağlıyordu. Acaba neden ağlıyordu? Oğuzhan hiç bir zaman ağlayan insanlara dayanamazdı. Bazen içinde ki melek birden ortaya çıkar, onu her zaman doğruya götürürdü. Kalabalığın arasından sıyrılarak geçerken sürekli Pardon diyordu.

Kızın yanına geldiğinde ona şöyle bir baktı. Acaba hangi okul, hangi bölümdeydi? Bunlar bir yana, acaba neden ağlıyordu? Acaba Oğuzhan'nın tahmin ettiği şey yüzündne miydi? Bir eşinin olmaması mı üzmüştü onu? Ama bunda üzülecek bir şey yoktu ki.

- Bakar mısın? Neden ağladığını sorabilir miyim?

Kız kafasını kaldırdığında şaşırdı çünkü:bu Eren'di.. Yanılmadığını, gerçekten de onun ağladığını görmüştü Oğuzhan. İşte bu çok üzerdi onu. Hiç bir zaman ağlayan insana dayanamazdı.

Misafir

Yasemin şarkısını bitirdikten hemen sonra Eren'in yanına geldi.Kapıyı hızla açıp
"Eren"dedi. İçerde Oğuzhan'ın olduğunu fark etmemişti.Hemen Eren'in yanına oturdu. Onu avutmaya çalışırken Oğuzhanı gördü.Ama hiç bir şey söylemedi sadece hafif bir gülmsedi.
Hemen sonrada Eren'e döndü. Eren'e bir soru sordu kulağına eğılıp
-Erman mı?
diye sordu.Eren başını kaldırıp Yasemin'e cevap verdi."Evet"diyerek ağlamasına devam etti.Yasemin Eren'in başını okşadı. olayı anlamıştı.Ama olay çok basit çözüle bilirdi. Yasemin Oğuzhan'ın yanına giderek
-Şu cafeden Eren'soğuk bir içecek alırmısın şu anda param yok ben sana öderim ?
diye sordu ardından Eren'in yanına oturu...

Oğuzhan Bahadır ve Ayçe'nin birbirlerine açıldıklarını görünce rahat bir ohh çekip yerlerine geçtiler...
Bahadır ve Ayçe hem dans pistinde konuşuyor hemde dans ediyorlardı...Biraz sonra Oğuzhan bie bardak viskiyi fondip yapıp Yasemin'nin tekrar yanına döndü...
Oğuzhan Eren'le aralarında konuşurken birden yanlarına Gülçin geldi ..Bahadır ve Ayçe dansın ardından yanlız kalmak için başka bir köşeye gittiler...Oğuzhan,Eren ve Yasemin kendi aralarında bazen gülüşerek bazende konuşarak sohbet ediyorlardı...
Biraz sonra yanlarına sarışın,mavi gözlü,üzerinde mavi elbisesi olan ve topuklu ayakkabılarla zor yürüyen bir bayan geldi...

Biraz sonra Oğuzhan,Eren,Yasemin ve Gülçin aralarında konuşuyolardı...

Gülçin konuşurken gözü Oğuzhan'a takılmıştı.Sürekli Eren'e bakıyordu.Acaba ağladığı için miydi yoksa başka bir sebebi mi vardı?? diye düşündü.Daha sonra kalktı ve Oğuzhan'ın yanına oturdu.Sarılırmış gibi yaptı ve Oğuzhan'ın kulağına:

-Hayrola aşkım gözün bende mi yoksa fırılddak gibi başkalarına mı kaymaya başladı. dedi.

Daha sonra Oğuzhan kimi kastettiğini anlamak istermiş gibi Gülçin'e baktı.Ve gülçin'in gözleri dolmuştu.Daha sonra gülçin Eren'i göstererek, ellerini Oğuzhanın omzundan indirdi ve koşarak lavaboya gitti.

Oğuzhan sabrı tükenmiş bir şekilde bekliyordu şimdi.. Parti tek kelimeyle "zehir" olmuştu... Zehir... Gülçin'in gelmeye niyeti yok gibiydi, gelirsede nasıl davranacağını kestiremiyordu zaten... Bağırıp çaprabilir, belkide susup hiçbir şey söyleyemeyebilirdi. Bilmiyordu... Cemre tüm gücüyle kızıl saçlarını savuruyor, hoş gülücükler saçıyordu etrafa... Bu haliyle fazlasıyla sempatikti ve tiyatro öğrencisi olduğunu öğrendiği şu çocukla fazlasıyla yakışıyordu. Gülçin Gözlerinden döküldü dökülecek bir yaş damlası akmadan, gülümsemeye çalıştı... Gözleri hala kapıdaydı belki son bir umut diye..

Beklenen kişi sonunda parti yerine intikal etmişti. Oğuzhan yüzünde gergin bir ifadeyle onun suratına baktıysada bunda pek başarılı olamamıştı..

Başını "hıhı" anlamadında hafifçe salladı, hala gülemiyordu. Ya da gülmek istemiyordu... Gülçin'in eline verdiği kırmızı güllerle kendine gelirken onu affetmişti, ama şu nedeni merak ediyordu doğrusu...

-İstemiyorum al bunları..!

Sinirlenmeye çalıraşarak Gülçin'in gözlerine baktı. Bir gerginlik ve sıcaklık vardı sanki.. Bu da Oğuzhan'ı sinirlendiriyordu zaten... Hiç olmazda yetiyordu yumuşatmaya...

-Gerizekalı ben ne yaptımki...Gülleri beğenmiyo bide...Bak sen şuna gerizekalının başkanı..
Başını birkez daha tamam anlamında sallayıp karaoke bardan çıktı..Herkes nedenini gerçekten merak etmişti.

Gülçin Oğuzhan'dan git gide soğuyordu.Oğuzhan gidince arkasından :

-AL o gülleri Eren HANIM'A götür diye bağırdı.

Oğuzhan geri döndü ve:
-Alırım, deyip gülleri Eren'e uzattı.Eren ise şaşkın ve mutsuz bakışlarla onları izliyordu.Oğuzhan Eren'in yanına gidip gülleri uzattı.Ve:
-Alır mısın gülleri bazıları gibi beğenmemezlik etmezsin heralde dedi.
Eren gülleri aldı ve teşekkür etti.Çünkü neler olup bittiğini bilmiyordu.
Gülçin:
-Bunu sizden beklemezdim.Özellikle de senden, deyip Eren'e duygusal bir bakış attı.Bunun üzerine üzgün olan Eren ne olduğunu anlayamayıp kendi zar zor dışarı attı.
Gülçin evin yolunu çoktaaaaan tutmuştu bile .Daha sonra deniz kenarına oturup hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.Gülçin sabaha kadar uuyumadı ve oraada oturdu.En son sabah 5 sularında bir çift göz ona bakıyordu.

Eren hiçbir şey anlayamamıştı.Üzgün olması, Gülçin ile kavga etmesi Teoman ile Gülçin'in ayrılması onu çok yormuştu.Ağlamamak için kendini zor tutuyordu.Teoman'ı Gülçin'i aramaya ikna etmeye çalıştı.Ancak Teoman buna yanaşmadı.Eren:
-Bende kendim giderim, dedi.Gülçin'i aradı aradı aradı...Ancak hiçbir şey bulamadı.Gülçin'i çok merak ediyordu.Şuan da başına birşey gelmiş olaabilirdi.

Bakmadığı tek yer sahildi.Sahile indi.